Monaco uçak bileti aldığınızda gezilecek yerlerin başında Monaco Ville’de yer alan Prenslik Sarayı gelmektedir. Grimaldi ailesinin kaldığı sarayı gündüz 8 Euro karşılığında yarım saat gezebilirsiniz. Tabi rehberli ve özel güvenlik önlemleri alınarak. Ayrıca sarayda öğlen 12’de kraliyet askerlerinin nöbet değişimi yapılmaktadır. Bu nöbet değişimi töreni de birçok turisttin kameraları ile ölümsüzleştirerek şehirden ayrılmak istedikleri anlardan biridir. Okyanus Müzesi Akvaryumu ziyaret edilebilecek önemli yerlerden. Gündüzleri açık olan bu müzenin orijinal adı ise Musee Oceanografiqe de Monaco olarak geçmektedir. Müzede 4000’ in üzerinde deniz canlısını görebilirsiniz. Müzeye giriş 15 Euro ücrete tabidir. Birçoğumuzun televizyonlardan hatırladığı Kaptan Cousteau’nun deniz altı da müzenin girişindeki bahçede yer alıyor. Ayrıca müze içerisinde de Kaptan Cousteau’ya ait birçok özel eşyanın sergilendiğini de söyleyelim. 1875 yılında inşa edilen Monaco Katedrali ( Saint Nicholas Cathedral) içerisinde ayrıca Prens Grace ve Prens III. Rainier’e ait mezarları da görebilirsiniz. Monte Carlo’nun meşhur Casinosu’nu ve yakınlarında yer alan Bale Salonunu ( Les Ballets de Monte Carlo) ve Opera Binasını ( Opera de Monte Carlo) aynı anda görebilirsiniz. Monaco turu ile birlikte denizin üzerinde inşa edilmiş olan Oşinografi Müzesi ve Akvaryumunu görebilirsiniz. Monako’nun tarihi belgeleri yanında büyük imparator Napolyon döneminden kalma tarihi eserleri görebileceğiniz Napolyon Müzesini, Monako Prenslerinin mumya haline getirilmiş cesetlerinin sergilendiği Mumya Müzesini ziyaret edebilirsiniz. Biraz doğa ve dinginlik içinse, deniz manzaralı Saint Martin Bahçelerini, aynı şekilde deniz manzaralı Japon Bahçelerini, Monte Carlo’nun harika yat limanını gören Egzotik Bahçeyi, Ulusal Bebek ve Sanat Müzesini mutlaka görmelisiniz.
Moneghetti’nin de yer aldığı Tarih Öncesi Antropoloji Müzesini ve şehrin en önemli alış – veriş merkezi halini almış olan Condamine Pazarı’nı görebilirsiniz. Monaco gezilecek yerler arasına kentin posta tarihine ışık tutan ve oldukça ilginç olan Pul ve Para Müzesini ve yaklaşık olarak 100 adet klasik arabanın sergilendiği Prens Rainier Klasik Otomobil Koleksiyonunu da ekleyebilirsiniz. Klasik araba severseniz ve bu müzeyi mutlaka görmeliyim diyorsanız öğleden sonra gitmelisiniz. Çünkü müze saat 13’de kapılarını ziyaretçilerine açıyor. Özellikle müzelerin tamamı gündüz açık olup girişleri ise 5 Euro ile 15 Euro arasında değişmektedir. Monaco yüzölçümü açısından küçük bir şehir devleti olduğundan bu önemli yerleri ulaşım sorunu yaşamadan bir gün içerisinde ziyaret edebilirsiniz. Monaco turları düzenlendiğinden en önemli ve dikkat çekici etkinlik olarak Mayıs ayında düzenlenen ve şehrin içerisinden geçen parkuru ile heyecan yaratan Formula 1 Monaco Grand Prix’i gelmektedir. Bu dönemde kente gelecekler için otellerde yer bulamadıkları bilinmektedir. Bir sene öncesinden otellerden rezervasyonlar ile ancak bu önemli yarış heyecanını yaşamaları sağlanıyor. Bu sebeple Formula 1 heyecanının yaşandığı dönemlerde şehre gelecekseniz konaklama için bir sene öncesinden planınızı yapsanız iyi edersiniz. Mart ayında düzenlenen Monako ve Riviera Maratonunu sporsever olarak takip edebilirsiniz. Ocak ayında yapılan Monte Carlo Performans Sanatlarını ve yine aynı ay içerisinde kentte yapılan Monte Carlo Rallisini de takip edebilirsiniz. Monaco ne yapılır, denildiğinde eğer Fransa Lig 1 maçlarının oynandığı döneme denk gelirseniz, Monaco Futbol takımının maçına giderek de farklı bir deneyim yaşayabilirsiniz. İlkbahar Sanat ve Performans Sanatları Festivalinin düzenlendiği Mart ayında da Monte Carlo’da olursanız gitmeniz gereken etkinliklerden biri olacaktır.
Monaco 1970 yıllarında daha küçük bir yüzölçümüne sahipken daha sonraları denizin doldurulması ile neredeyse şehir yüzölçümünün %20’ si oranından bir büyüme sağlanmıştır. Fontveille semtinin çoğu bu şekilde denizin doldurulması ile oluşturulmuştur. Monte Carlo’da yer alan kumarhaneler yılın her döneminde en çok ziyaret edilen yer. Günün her saatinden açık olan kumarhanelere illa kumar oynamak için girmenize gerek yok. Turist olarak da kumarhaneleri gezebiliyorsunuz. Ancak kumarhanelere girişte, cep telefonu, kamera, ses kayıt cihazı ve benzeri elektronik eşyalarınızı kasaya bırakmanız isteniyor. Kumarhanelerin girişlerinde ise dünyanın en pahalı otomobillerin sıralandığı büyük ve pahalı bir otomobil fuarı sizi karşılıyor. Elbette ki bu bir otomobil fuarı değil. Kumarhanelere günübirlik veya birkaç gün oynamak için gelen dünyanın en zenginlerinin otomobillerini ve hatta bu milyarderleri görebilirsiniz. Bu kumarhaneler sayesinde dünyanın en zengin şehirlerinden biridir. Ülkede gelir vergisinin alınmamasına sebep olan kumarhaneye gelen zenginlerin bıraktıkları gelirler sayesinde kişi başı düşen gelirin 125.000 dolar olduğu söylenmektedir. Ancak bu kumarhanelerde oynamanız içinse aranan Monakolu olmamanızdır. Şehirde turistler ve zengin yurtdışı kişilerin kumarhanelerde oynaması serbesttir. Kumarhaneye girişte 10 Euro vermeniz gerekiyor. Pasaport şartı arandığından mutlaka pasaportunuzu yanınızda bulundurun. Kumarhaneye girmek içinse kıyafet şartı aranmıyor. Dilediğiniz kıyafet ile girebilirsiniz. Kumarhanede de ayrıca farklı bölümler var. daha yüksek rakamlar ile kumar oynayanlar için farklı bölümler oluşturulmuştur. Monte Carlo ve Monaco Ville arasında yer alan büyük yat limanı da oldukça dikkat çekici yerlerden biridir. Burada bulunan yatların önemli bir kısmı kraliyete ait yatlardan oluşmaktadır. Marina içerisinde bir kısım yat turlar için özel olarak bekletilmektedir. Ancak ünlü ve zenginlerin yatlarının bu limanda demir attığını söylemek mümkün. Dünyanın hiçbir ülkesinde göremeyeceğiniz yatları sadece bu liman içerisinde görebilirsiniz.
Liman içerisinde şehir ile özdeşleşen birçok restoran da mevcut. Bu restoranlarda deniz manzarası ile yemek yiyerek de gününüze değer katabilirsiniz. Aynı şekilde Monaco Ville ile Fontveille semtleri arasında da küçük bir marina vardır. Yüzölçümünün küçük olmasının da etkisiyle nüfus yoğunluğu açısından dünyanın liste başı olan şehirde dar sokaklardan tepelere çıkmanız veya deniz kenarına inmeniz çok zamanınızı almayacaktır. Şehirde havaalanı olmamasına rağmen bir helikopter pisti mevcuttur. Günün birçok anından bu piste inen veya yükselen birçok helikopteri görebilirsiniz. Bunlar uçakla Fransa’ya ulaşan ve Monte Carlo’ya gelen zenginlerin veya turistlerin şehre ulaşmasını sağlayan helikopterlerdir. Monte Carlo merkezine yaklaşık olarak 15 dakika uzaklıkta bulunan Eze Village’a gidebilirsiniz. Burada sizleri, tepe noktasına çıktığınız anda harka bir manzara karşılıyor olacak. Eze Village’ya gittiğinizde yanınızda mutlaka bir fotoğraf makinesi olmalı. Aksi halde bu manzarayı kaçırdığınıza pişman olabilirsiniz. Ayrıca Eze’de tarihi ve önemli bir fabrika olan, Fragonard’ın tarihi parfüm fabrikasını da ziyaret edebilirsiniz. Şehirde her yere yürüyerek gidebilirsiniz. Ancak yok denilmesin diye konulan toplu taşıma araçları, otobüsler de seferleri ile sizleri dilediğiniz yere götürebilir. Küçük caddeleri ve sokakları oldukça sessiz olduğundan önemli tüm tarihi eserleri rahatça gezebilirsiniz. Bu dar ve sessiz sokakları, kalabalık ve gürültülü hale getiren tek etkinlik ise Monaco Formula 1 Grand Prix yarışıdır. 1 gün içerisinde dilerseniz sahilden başlayarak, dilerseniz de tepeden başlayarak tüm şehri gezebilirsiniz. Bunun için yapmanız gereken sadece gezilecek yerlerin listesini önceden oluşturarak zamanlamanızı ayarlamanız. Doğal güzellikler için günün ilk saatlerini, müzeler ve tarihi yapılar için öğlen ve öğleden sonra zaman dilimini, akşam ise şehrin meşhur kumarhanelerini ve limanda bulunan restoranları gezmeyi tercih edebilirsiniz. Gerek yaz, gerek deniz, gerekse de kumarhane turizmi açısından bir cennet olan Monaco küçük olmasına karşın doyasıya gezilecek yerlerden biridir.
