Fransa’nın ikinci büyük kenti olan Marsilya, Foçalı denizciler tarafından kurulmuş. 2 bin 600 yıl ile Avrupa’nın en eski şehri unvanına sahip. Bu eskilik sokaklarında kolaylıkla fark edilebiliyor. Birbirine bitişik sıralanan yüzlerce apartmanın dar bir koridor görünümü oluşturduğu Arnavut kaldırımlı sokaklarda neredeyse hiç yeni bina yok. Yüksek tavanlı ve uzun pencereli bu evler hala yerel halk tarafından kullanılıyor. Mimarisiyle oldukça dikkat çeken Marsilya’da görmeniz gereken birçok yer bulunmakta.
Vieux Port (Eski Liman)
La Canebiere caddesinin sonunda bulunan bu bölge, M.Ö. 600 yıllarından 19.yüzyıla kadar şehrin denizcilik ve liman faaliyetleri yürütüldüğü yerdi. Günümüzde ise yalnızca gezi tekneleri ve yatlar için kullanılan bir limandır. 3500 yat kapasiteli ve 14 marinanın bulunduğu bu alan, ayrıca geleneksel balıkçı ve küçük tekneler barındırmaktadır. Liman Fort Saint Nicolas ve Fort Saint Jean adındaki iki büyük kale tarafından korunmaktadır. Vieux Port bölgesinde animasyonlu barlar, restoranlar, teraslar ve rıhtım üzerinde birçok dükkan bulunsa da, burası tarih ve kültür merkezi haline gelmiştir. Ayrıca şehrin en iyi otelleri de burada bulunuyor.
Fort Saint Jean ve Fort Saint Nicolas
Eski Liman girişinde, 14.Louis tarafından, 1660 yılında inşa edilmiştir. Bu kaleler karşılıklı bulunmaktadır. Ancak kaleler Marsilyalı isyancılara karşı değil, şehrin dışından gelecek tehlikelere karşı savunulması için inşa edilmiştir. Bu yüzden toplar içeriye doğru değil, dışarıya doğru yerleştirilmiştir. Fransız Devrimi sırasında ise bu kaleler hapishane olarak kullanılmıştır.
Notr Dame Le Garde Kilisesi
1864’te yapılmış şehrin ana kilisesidir. Marsilya’nın en yüksek tepelerinden birine kurulan kiliseden şehrin 360 derecelik panoramik manzarasını görebilirsiniz.
Flickr: Paul Bica
Aux Mobilises Anıtı
1870 yılında savaşta hayatını kaybeden Marsilyalı askerlerin anısına dikilen bu anıt, Vieux Port’a giden caddede bulunuyor. Ayrıca 14 Temmuz kutlamaları her yıl burada yapılıyor.
Opera Binası
Marsilyalılar her daim opera ve baleye bağlı olduklarından şehrin her yerine tiyatrolar inşa edilmiştir. Ancak şehrin en büyük tiyatrosunun inşaatı 1781 yılında başlamış ve 1787 yılında bitmiştir. Benard tarafından müzik ve dans tapınağı olarak tasarlanan bina neo-klasik tarzda yapılmıştır. Fransız devriminin ardından burada birçok opera sunumu gerçekleşmiştir. Ayrıca önemli opera eserleri Fransız Prömiyerini burada verir. 1919 yılındaki elektrik tesisatında çıkan yangında tamamen kül olduğundan 1921 yılında tekrardan yapılan binanın restorasyonu 1924 yılında bitmiştir. Raymond Ebrard tarafından, bu kez art-deco tarzında yapılan opera binası 1800 seyirci kapasitelidir.
Le Musée Cantini
Kübist, Fauvist ve Sürrealist dönemin temsilcilerinden olan Othon-Friesz, Derain, Matisse, Camoin, Dufy, Matta, Ernst, Masson, Picasso, Giacometti ve Dubuffet’in eserlerini bu müzede görülebilirsiniz.
La Canebiere Caddesi
1666 yılında yapılan bu cadde 1928 yılında Eski Liman’a kadar uzatılmıştır. 1852 ile 1870 yıllar arasındaki dönemde yoğun entelektüel ve iş faaliyetleri, lüks otel, kafe ve mağazalarla dolmuştur. 1871 ile 1940 yılları arasında caddenin güzelliği en üst düzeye ulaşmış, dünya çapında tanınmış, Marsilya ve limanın bir sembolü haline gelmiştir. Ancak Fransız sömürgeleri bağımsızlıklarını kazandıktan sonra caddede bulunan büyük otel ve kafeler katılmıştır. 1 kilometre uzunluğundaki bu tarihi cadde birçok önemli olaya tanıklık etmiştir. Yugoslavya Kralı Alexander’ın burada öldürülmesi dışında, Fransız Dışişleri Bakanı’na burada suikast girişiminde bulunulmuş ve bakan yaralanmıştır. Daha sonra buradaki bir mağazada çıkan yangın sonucu 100’e yakın insan hayatını kaybetmiştir. Ayrıca La Canebiere Caddesi’ndeki bazı binalar koruma altına alınmıştır.
Flickr:faiz de blida
Hotel du Louvre et de la Paix
2. Dünya Savaşı sırasında Fransız Deniz Kuvvetleri tarafından kullanılan bu yapının ön tarafında 4 kıtayı temsil eden figürlerin bulunduğu bir giriş bulunmakta. 250 oda, 20 salon ve 2 restoran kapasiteli bu otel, Fransız Deniz Kuvvetleri tarafından 1941 yılında satın alınıncaya kadar açık kalmıştır. Savaş sonrasında Deniz Kuvvetleri buraya terk etti ve 1977 yılından sonra bu odalar resmi etkinlikler için kullanılmaya başlandı. 1980 yılında satılmasının ardından 1984’te günümüzde görülen mağaza açıldı. Buraya yolunuz düşerse yapının içindeki, soldaki merdivenlerin ve mağazanın arka tarafındaki kapıların, yapının otel olarak kullanıldığı zamandan kaldığını görebilirsiniz.
Le Musée d’Histoire Naturelle de Marseille
Zoolojik, paleantolojik ve botanik olarak Fransa’nın güneyini anlatan tarihi bir gezi yapmak isterseniz bu doğal tarih müzesine bayılacaksınız.
Hotel de Ville (Belediye Binası)
17. yüzyıldan kalma bir yapı olan Belediye Binası eski limanın tam merkezinde bulunan Barok mimari özellikler taşıyan bir binadır. 1943 yılındaki Alman işgali sırasında zarar görmeden günümüze ulaşan nadir yapılardandır. Koruma altına alınan bu yapının yapılmasındaki amaç gemi maketleriyle muhteşem bir yapı oluşturmaktır. Fransız devrimi sırasında yıkımdan kurtulmuştur.
Arts de Marsilya
Güzel sanatların sergilenmesi için kullanılan bu müzede 16. ve 19. Yüzyıllar arasındaki resimleri, heykelleri ve çizim koleksiyonlarını görebilirsiniz.
Flickr:Patrick Nouhailler
