
Yemeğe ve yemek kültürüne olan düşkünlük, birçok insan için bir tutku haline gelmiş diyebiliriz. Özellikle yeni lezzetler ve güzel mekanlar keşfetmek isteyen insanları zaaflarından biri olan restoranlar, dünyanın her yerinde sizlerin ziyaretini bekliyor. En iyi, en güzel ve en kaliteli restoranları bulabilmeniz ve bu mekanlarda enfes lezzetlerin tadına varabilmeniz için bazı restoran önerilerinde bulunduğumuz bu yazımızı hazırlamış bulunmaktayız. Avrupa ziyaretlerinizde mutlaka gidip görmeniz gereken ve gittiğinizde ziyaret etmekten kendinizi alamayacağınız en güzel ve en iyi 10 restoran sizlerle.
The Dylan: Hollanda’nın Amsterdam bölgesinde bulunan The Dylan, oldukça muhteşem bir restoran. Hem müşterilerinin güzelliği hem de mekanın hoşluğu sizi adeta kendinizden alacak. Restoranın iç dekorasyonunun yanı sıra atmosferi de büyüleyici bir etkiye sahip. Fransız, Japon ve Tay mutfaklarının yer aldığı bu restoranda, oldukça ilgi çekici bir harmanlama oluşturulmuş durumda. En lüks ve en pahalı restoranlardan da biri olan The Dylan, müşteri potansiyeli yüksek olan ve kaliteli kesimden insanların tercih ettiği bir restoran. Yemeklerinin yanı sıra muhteşem şarap menüsü de oldukça dikkat çekici. Hem karnınızı güzel lezzetlerle doyurmak hem de keyifli bir şarap sefası sürmek isterseniz, The Dylan’ı mutlaka ziyaret etmenizi öneririz.
Dağhne's: Yunanistan’ın Atina bölgesinde yer alan DAPHNE'S, Yunan mutfağı ile ilgili her şeyi size sunuyor. Yunanlıların mutfağını keşfetmek ve doyumsuz lezzetlerin sırrına erişmek isterseniz, DAPHNE'S tam size göre bir yer diyebiliriz. Şehirdeki en iyi restoranlardan biri olan ve 19. yüzyılın izlerini taşıyan bu mekan, avlusunda freskler ile dolu bir restoran. Oldukça sıcak bir atmosfere sahip olan DAPHNE'S, klasik yunan lezzetlerinin harmanlanmış olduğu bir restoran. Geleneksel Yunan Lezzetlerinin sizlere sunulduğu bu restoranda oldukça meşhur olan tavşan güvecin en lezzetlisini bulmanız mümkün. Bunun yanı sıra meşhur Yunan şaraplarının da tadına bakabileceğiniz bu mekana asla uğramadan dönmeyin.
7 Portes: Barcelona’da bulunan 7 Portes restoran, 7 kapı anlamını taşıyor. Dünyanın en eski restoranlarından biri olarak bilinen 7 Portes, 1836 yılından bu yanı seçkin müşterilerine kaliteli bir hizmet sunuyor. Restoranda yer alan en önemli spesiyallerden biri olan paella, mutlaka tatmanız gereken bir lezzet. İspanyol pilavı olan paella, bu restoranın en iyi ve de en güzel yiyeceklerinden biri aynı zamanda. Özel olarak hazırlanan bu pilav, damak zevkinizin bir kat daha gelişmesine neden olacak cinsten. Oldukça da turistik bir yer olan 7 Portes, daima kalabalık bir müşteri potansiyeline sahip. Fazlaca tercih edilen bu restoranda daha birçok lezzeti bulmanız da mümkün. Hem iç hem de dış mekan dekorasyonu ile göz dolduran 7 Portes, sizi içine çeken bir atmosfere de sahip. Önünden geçerken bile kayıtsız kalamadığınız bu güzel restoran, sizi hayal kırıklığına uğratmayacak kadar leziz ürünler sunuyor. Restoranın hem iç bölümünde hem de taş kemerlerin kapladığı dış bölümünde yemek yeme şansınız da bulunuyor.
VAU: Berlin’de bulunan VAU, oldukça tanınmış bir şef olan ve televizyon kanallarında da program yapan ünlü Kolja Keleeberg’in restoranı olarak dikkat çekiyor. Berlin ziyaretlerinizde en iyi yemekleri yiyebileceğiniz restoran olarak VAU gösteriliyor. Bu fikir Berlin’de yaşayan hemen hemen herkes tarafından da bu şekilde kabul ediliyor. Oldukça zengin mönüye sahip olan restoranda, Fransız ve Akdeniz mutfağından esintiler bulunuyor. Oldukça güzel harmanlanmış olan yemekler, sizi kendinizden geçirmek için yeterli oluyor. Dünya üzerinde tadabileceğiniz en güzel lezzetlerin bu mekanda olduğu söylentisi de asılsız değil. Oldukça geniş ve lezzetli mönüsünün yanı sıra mekan şıklığı da göz dolduruyor. Hem kaliteli, hem göz alıcı hem de oldukça etkileyici bir dizayna sahip olan restoranda, bir de iç avlu bölümü yer alıyor. Güneşli günler ve sıcak akşamlarda bu avluyu tercih etmeniz de mümkün. Özellikle öğle yemeklerinizi daha uygun fiyatlara tüketmeniz de bu restoranı öğle vakitlerinde tercihe etmeniz için yeterli olan sebeplerden bir tanesi.
Nobu London: Londra’da bulunan ve en güzel, en gidilesi, en heyecan verici restoranlardan biri olan Nobu London, daima tanınmış kişileri yanı başınızda görebileceğiniz bir restoran. Oldukça fazla tercih edilen ve fazlasıyla lezzetli ürünleri sizlere sunan bu restoran, görüp görebileceğiniz en güzel restoranlardan da biri. Tasarım açısından oldukça dikkat çekici ve farklı bir yapıya sahip olan Nobu London, oldukça meşhur olan şef Nobu Matsuhisa’nın restoranı. Japon yemeklerine Peru lezzetlerini eklemesi ile bilinen bu ünlü şef, oldukça güzel yemeklerin yaratıcısı olarak da biliniyor. Minimal olmasına rağmen oldukça dikkat çekici bir dekora sahip olan bu restoranda yemek yemeden kesinlikle geri dönmeyin. Özellikle yeni tat ve lezzetlere aç biri iseniz!
La Pergola: Roma’da yer alan bu muhteşem restoran, farklı birçok kültürün esintilerini mönüsüne taşımış durumda. Amerikan otelinde bulunan, İtalyan mönüsüne sahip olan ve Alman bir şef ile çalışan bu restoran, yalnızca bu yönü ile bile oldukça kayda değer görünüyor. Roma’nın en iyi restoranı olarak bilinen La Pergola, tüm Roma manzarasını da ayaklarınızın altına seriyor. Sahip oldukları mönünün ne kadar zengin olduğunu açıklayabilmemiz için yalnızca maden suyu bölümde 40 çeşit maden suyunun yer aldığını söylememiz yeterli olacaktır. İç tasarımı da mükemmel denebilecek kadar kusursuz olan bu restoran, bir kez girdiğinizde bir daha ayrılmak istemeyeceğiniz bir yer diyebiliriz. Roma manzarası eşliğinde eşsiz lezzetler tadabileceğiniz bu mekan, Roma’ya gittiğinizde uğramanız gereken ilk yerler arasında bulunuyor.
Coburg: Viyana’da bulunan Coburg, aslında eskiden bir saray vazifesi görmekteydi. Daha sonra oldukça başarılı bir restorasyon ile otele dönüştürülen bu mekan, oldukça iyi bir restorana sahip. Çoğunlukta Avusturya yemeklerini mönüsüne eklemiş olan Coburg, nefes kesici etkisi olan bir restorana sahip. Zengin bir şarap mönüsü de olan restoranda dikkat çekici unsurlardan biri de erkeklere ceket zorunluluğunun olması.
Bica Do Sapato: Lizbon’da bulunan BICA DO SAPATO, buranın en gözde mekanlarından biri. Restoranın ortakları arasında aktör John Malkovich de bulunuyor. Üst katında sushi bar bulunduran bu eşsiz mekan, sahilde yer alan eski bir yapının restore edilmesi ile ortaya çıkmış bulunuyor. Küçük porsiyonlar ile size sunulan harika lezzetler ve oldukça normal bir servis düzeni var. Şehirde bulunan birçok ünlü ismi bu restoranda görmeniz de mümkün.
Shinok: Moskova’da bulunan Shınok, Ukrayna yemeklerinin en lezzetli versiyonlarını siz sunuyor. Restoranın ilgi çekici yanlarından biri dünya üzerinde en sıra dışı dekorasyonlardan birine ev sahipliği yapıyor olması. Restoranın ortasına camdan yapılmış olan bir çiftlik kurulmuş durumda. Tavuk, inek, at ve daha birçok hayvanı görebileceğiniz bu mekanda, bir de hayvanlarla ilgilenip boş zamanlarında örgü ören bir kadın bulunuyor. Siz de yemeğiniz boyunca tüm bu manzarayı şaşkınlıkla izleyebiliyorsunuz.
Allegro: Prag’da bulunan bu restoran, size kendinizi kraliyet ailesinden biri gibi hissettiriyor. Dünyaca ünlü bir şef olan Vito Mollica’nın mönüsünde yer alan İtalyan ve Akdeniz lezzetlerini burada bulmanız mümkün. Ayrıca Vitava Nehri manzarası eşliğinde bu lezzetleri tatmak da ayrı bir keyif veriyor.